Güç trafolarının ömrünü ve güvenilirliğini doğrudan etkileyen kritik faktörlerden biri, etkili bir soğutma yönetimidir. Geleneksel transformatör tasarımlarında sıcaklık artışı genellikle 55°C ila 65°C arasında sınırlandırılırken, Nomex gibi modern yalıtım malzemeleri sayesinde 95°C ve üzeri sıcaklıklarda çalışma imkanı doğmuştur. Trafoların belirtilen ömür beklentisini karşılaması için bu sıcaklıkların güvenli sınırlar içinde tutulması hayati önem taşır...
Alçak gerilim (AG) güç sistemlerinde kondansatörlerin temel işlevi, sistemin reaktif güç ihtiyacını karşılayarak güç faktörünü (cosφ) düzeltmektir. Endüktif yüklerin (motorlar, transformatörler vb.) çalışması sırasında şebekeden çekilen endüktif reaktif güç, kondansatörlerin sisteme sağladığı kapasitif reaktif güç ile dengelenir. Bu dengeleme işlemi, kompanzasyon panoları aracılığıyla, genellikle otomatik reaktif güç kontrol röleleri ile sağlanır...
Mekanik hasar, sürekli titreşimler, aşırı termal değişimler (yüksek/düşük sıcaklıklar), nem/rutubet, kimyasal maruziyet ve yaşlanma süreçlerinin neden olduğu mikro çatlaklar, yalıtım yüzeylerinde ve iç yapısında bütünlüğün bozulmasına yol açar. Bu bozulmalar, nem ve iletken yabancı maddelerin yalıtım malzemesine penetrasyonunu kolaylaştırır.
Elektrik iletim ve dağıtım sistemleri, modern şehirlerin ve yerleşim yerlerinin işleyişi için hayati öneme sahip altyapılardır. Bu sistemlerin karmaşık yapısı ve temel işlevi, insan vücudundaki dolaşım sistemiyle çarpıcı bir benzerlik gösterir. Tıpkı dolaşım sisteminin vücudun her köşesine oksijen ve besin taşıyarak yaşamı sürdürmesi gibi, elektrik iletim ve dağıtım sistemleri de üretilen elektriği son kullanıcılara ulaştırarak modern uygarlığın devamlılığını sağlar...