top of page
  • Beyaz LinkedIn Simge
  • Beyaz Facebook Simge
  • next-logo_edited_edited
<< 1 - 2 - 3 - 4 - 5 - 6 - 7 - 8 - 9 - 10 - >>

Blog Posts

MIT, Uyku Eksikliğinden Kaynaklanan Dikkat Kaybı Mekanizmasını Aydınlattı

MIT’nin yeni araştırması, uyku eksikliğine bağlı anlık dikkat kayıplarının beyinde neler yarattığını ortaya koyuyor… Yeni bir araştırma, uyku eksikliğinden kaynaklanan dikkat kayıplarının beyinden sıvı atımıyla aynı zamana denk geldiğini gösteriyor; bu süreç normalde uyku sırasında meydana geliyor…


Uyku Eksikliği
“This is your brain without sleep” by Anne Trafton | MIT News

Yeni bir araştırma, uyku eksikliğinden kaynaklanan dikkat kayıplarının beyinden sıvı atımıyla aynı zamana denk geldiğini gösteriyor; bu süreç normalde uyku sırasında meydana geliyor…


Uyku Eksikliğinde Beyin Temizliği ve Anlık Dikkat Çöküşü: Çığır Açan Araştırma

Neredeyse hepimizin yaşadığı bir durumdur: Kötü ve yetersiz bir uykunun ardından zihin bulanıklaşır, odaklanma yeteneği düşer ve en kritik anlarda dahi dikkatimiz hızla dağılır. Ancak MIT’de yürütülen yeni bir çalışma, bu anlık dikkat kayıplarının sadece bir yorgunluk hissi olmaktan öte, beyinde gerçekleşen derin bir fizyolojik sürece işaret ettiğini ortaya koyuyor.

Bu blog yazısı için hazırladığımız podcast'i Spotify üzerinden dinleyebilirsiniz...


Kritik Keşif: Uyanıkken Gelen Temizlik Dalgası


  • Asıl Bulgu: Bilim insanları, uyku eksikliğinden kaynaklanan dikkat dağınıklığı anlarında, beyinden güçlü bir Beyin Omurilik Sıvısı (BOS) dalgasının hızla dışarı aktığını keşfetti.

  • Normal İşlevi: Bu ritmik BOS akışı, normalde yalnızca derin uyku sırasındameydana gelir ve gün boyunca biriken metabolik atık ürünlerin (beyin temizliği) atılmasını sağlayan hayati bir süreçtir. Sağlıklı ve optimal çalışan bir beyin için bu temizlik şarttır.



Uykusuz Beynin “Telafi” Çabası

MIT araştırmasına göre, kişi uyku eksikliği çektiğinde, vücut bu hayati temizleme işlemini telafi etmek için beklenmedik bir mekanizma devreye sokar. Beyin, normalde uykuya ait olan bu BOS akışı atımlarını uyanıklık anınataşımaya çalışır.


Ancak, bunun ağır bir bedeli vardır: Dikkatin önemli ölçüde bozulması.


💬 Dr. Laura Lewis (MIT): “Uyumazsanız, BOS dalgaları normalde göremeyeceğiniz uyanıklık anına girmeye başlar. Ancak, bu dalga, dikkatin bu akışkan akış dalgasına sahip olduğunuz anlarda başarısızlığa uğramasıyla sonuçlanan bir dikkat değişimiyle birlikte gelir.”

Lewis (Nature Neuroscience’ta yayımlanan çalışmanın kıdemli yazarı) ve baş yazar Zinong Yang’ın bu çığır açan bulgusu, uykunun bilişsel işlevler üzerindeki etkisinin ardındaki biyolojik mekanizmayı netleştiriyor. Bu, sadece bir dikkat eksikliği değil; beynin temizlenmek için kendi kendini kısa süreliğine uyku benzeri bir duruma sokmaçabası olabilir.



Beyni Temizleme

Uyku, kritik bir biyolojik süreç olmasına rağmen, tam olarak neden önemli olduğu hala bilinmiyor. Ancak uyanık kalmak için gerekli olduğu ve uyku yoksunluğunun dikkat ve diğer bilişsel işlevlerde bozulmalara neden olduğu kesin olarak biliniyor.


Uyku sırasında, beyni koruyan beyin omurilik sıvısı, gün içinde biriken atıkların atılmasına yardımcı olur. 2019’da Lewis ve ekibi, uyku sırasında beyin omurilik sıvısı akışının beyne girip çıkan ritmik bir düzen izlediğini ve bu akışların uyku sırasında beyin dalgalarındaki değişikliklerle ilişkili olduğunu ortaya koyan bir çalışma yayınladı.


Lewis, uyku yoksunluğunun beyin omurilik sıvısı akışını nasıl etkilediğini merak etti. Bu soruyu araştırmak için Lewis ve ekibi, 26 gönüllüyü bir gece uykusuz bıraktı ve ardından iyi dinlenmiş halleriyle tekrar test etti.


Bu makale için hazırladığımız Youtube sunum videosunu izleyebilirsiniz...


Uykulu Beyin Hatası: Dikkat Kaybı Mekanizması

Sabahleyin, araştırmacılar katılımcılar uyku yoksunluğunun etkilerini değerlendirmek için yaygın olarak kullanılan bir görevi yerine getirirken beyin ve vücut fonksiyonlarının çeşitli ölçümlerini izlediler.


Görev sırasında her katılımcı, beyin dalgalarını kaydedebilen bir elektroensefalogram (EEG) başlığı taktı. Araştırmacılar, beyindeki kan oksijenasyonunun yanı sıra beyne giren ve çıkan beyin omurilik sıvısı akışını da ölçebilen değiştirilmiş bir fonksiyonel manyetik rezonans görüntüleme (fMRI) cihazı kullandılar. Ayrıca, her katılımcının kalp atış hızı, solunum hızı ve göz bebeği çapı da ölçüldü.


Katılımcılar fMRI tarayıcısındayken, biri görsel diğeri işitsel olmak üzere iki dikkat görevi yaptılar. Görsel görevde, sabit bir çarpı işareti olan bir ekrana bakmaları gerekiyordu. Çarpı işareti rastgele aralıklarla bir kareye dönüştüğünde, katılımcılardan bunu fark edip bir düğmeye basmaları istendi. İşitsel görevde ise, görsel bir dönüşüm yerine bir bip sesi duyacaklardı.


Beklendiği gibi, uykusuz katılımcılar bu görevlerde dinlenmiş katılımcılara göre çok daha kötü performans sergilediler. Tepki süreleri daha yavaştı ve bazı uyaranlar için katılımcılar bu yavaşlamayı hiç fark etmediler. Bu anlık dikkat kayıpları sırasında, araştırmacılar aynı anda meydana gelen birkaç fizyolojik değişiklik gözlemlediler. En önemlisi, bu kayıplar sırasında beyinden bir BOS akışı olduğunu tespit ettiler. Her bir BOS akışından sonra, BOS beyne geri dönüyordu.


Lewis, “Sonuçlar, dikkatin kaybolduğu anda, bu sıvının aslında beyinden dışarı doğru atıldığını gösteriyor. Dikkat geri geldiğinde ise tekrar içeri çekiliyor,” diyor.

Araştırmacılar, beynin uyku yoksunluğu sırasında, normalde uyku sırasında gerçekleşen temizlik sürecini telafi etmeye başladığını düşünüyor. Ancak bu beyin omurilik sıvısı (BOS) akışı dalgaları, dikkat dağınıklığına neden oluyor.


Yang, “Bunu şöyle düşünebilirsiniz: Beyniniz uykuya çok ihtiyaç duyuyor ve bilişsel işlevlerini geri kazanmak için uyku benzeri bir duruma girmeye çalışıyor. Beyninizin sıvı sistemi, beyni yüksek dikkat ve yüksek akış durumları arasında geçiş yapmaya zorlayarak işlevini geri kazanmaya çalışıyor,” diye açıklıyor.


Birleşik Devre

Araştırmacılar, nefes alma ve kalp atış hızındaki düşüşlerin yanı sıra göz bebeklerinin daralması gibi dikkat kayıplarıyla ilişkili başka fizyolojik olaylar da tespit ettiler. Göz bebeği daralmasının, beyin omurilik sıvısının (BOS) beyinden dışarı akmaya başlamasından yaklaşık 12 saniye önce başladığını ve dikkat kaybından sonra göz bebeklerinin tekrar genişlediğini gözlemlediler.


Lewis, “İlginç olan şu ki, bu sadece beyinde meydana gelen bir olgu değil, aynı zamanda tüm vücudu etkileyen bir olay. Bu, bu sistemlerin sıkı bir koordinasyonu olduğunu gösteriyor; dikkatiniz dağıldığında bunu algısal ve psikolojik olarak hissedebilirsiniz, ancak aynı zamanda beyin ve vücutta meydana gelen bir olayı da yansıtıyor,” diyor.

Araştırmacılara göre, farklı olaylar arasındaki bu yakın ilişki, hem dikkati hem de sıvı akışı, kalp atış hızı ve uyarılma gibi bedensel işlevleri düzenleyen tek bir devrenin varlığına işaret ediyor olabilir.


Lewis, “Bu bulgular, beynin dikkat, dünya algısı ve tepki verme gibi üst düzey işlevlerinin yanı sıra akışkan dinamiği, beyin genelinde kan akışı ve kan damarı daralması gibi temel fizyolojik süreçleri de yöneten birleşik bir devre olduğunu gösteriyor,” diyor.

Araştırmacılar, bu geçişi hangi devrenin kontrol ettiğini incelememiş olsalar da, noradrenerjik sistemin güçlü bir aday olduğunu öne sürüyorlar. Son çalışmalar, nörotransmitter norepinefrin aracılığıyla çeşitli bilişsel ve bedensel işlevleri düzenleyen bu sistemin normal uyku sırasında aktif olduğunu ortaya koymuştur.


Araştırma, Ulusal Sağlık Enstitüleri, Ulusal Savunma Bilimi ve Mühendisliği Lisansüstü Araştırma Bursu, NAWA Bursu, McKnight Scholar Ödülü, Sloan Bursu, Pew Biyomedikal Bursu Ödülü, One Mind Yükselen Yıldız Ödülü ve Yaşlanan Beyindeki Plastisite üzerine Simons İşbirliği tarafından desteklendi.


by Anne Trafton | MIT News

Comments

Rated 0 out of 5 stars.
No ratings yet

Add a rating*

BU İÇERİĞE EMOJİ İLE TEPKİ VER

LinkedIn newsletter...

bottom of page