top of page

Blog Posts

Hayatın Gizemi: Bilinç & Ruh

Beynimizin ötesinde bazen “bilincimiz” ya da “ruhumuz” dediğimiz bir şey var. Bilimler açısından ilk bakışta anlaşılması güç ve mevcut olmadığı düşünülenilir. Ancak var olduğuna dair bazı ipuçlarına sahibiz. Bununla ilgili bildiklerimiz daha çok kişisel deneyimlerden ibaret. Bazen sezgi, aydınlanma ve vahiy olarak adlandırdığımız şeyler gibi...



Fiziksel veya maddi dünya olarak deneyimlediklerimiz dahi aslında kuantum fiziği düzeyinde fiziksel ve maddi şeyler değildir. Bizim "madde" olarak kabul ettiğimiz şey aslında sadece gözlemcinin algısına göre ve görecedir; ki dolasıyla gerçekten var olduğu tartışmalıdır. Aksi takdirde her şey fizikçilerin "olasılık dalgaları" dediği şey olarak var olur.


Ya da fizikçi Niels Bohr'un da dediği gibi "Gerçek dediğimiz her şey, gerçek olarak kabul edilemeyecek şeylerden meydana gelir."

Sinirbilimciler beyindeki düşünceleri ve duygusal aktiviteleri tespit etmek ve hatta bir dereceye kadar gözlemlemek için bir takım yöntemler geliştirdiler ve hatta belirli düşünce ve davranışları etkileyebildiler. Ancak bunun nasıl ters yönde de çalışabileceğini, yani bir kişinin kendi beynini nasıl etkileyebildiğini ve düşüncelerini kontrol edebildiğini açıklayamadılar henüz. Dolayısıyla “beynin ötesindeki zihin”.


Dolasıyla "beynin ötesindeki şey" bu hayatın büyük bir gizemidir. Biz ve deneyimlediğimiz her şey göründüğünün ötesindedir. Biz sadece DNA'mız değiliz. Daha yüksek bir varoluşa sahip olduğumuz aşikar. Bu, tanrı dediğimiz şeyle ya da kime-neye olan bağlantımızla bir bakıma yakından ilişkilidir.


Ancak bu gizemi tam olarak anlamamıza da gerek yok bence. Önemli olan onu olduğu gibi kabul etmemizdir. Eğer gerçekliğin doğası hakkındaki sorularınız sizi çok fazla strese sokuyorsa, onları bir süreliğine bırakın gitsin derim. Bilmeniz gereken her şey zamanı geldiğinde karşınıza çıkacaktır elbette.


Bilim bize olayların nasıl olduğu hakkında çok şey söyler, ancak olayların neden olduğunu açıklamakta çok az şey yapar. Ve metafizik alanı, ne kadar ilginç olursa olsun, şimdide yaşama ve günlük yaşamın zorlukları arasında huzuru bulma sanatının dışında kalır.


Hayat zor sorularla doludur. Bunlardan bazılarına cevap verebiliyoruz, bazılarına ise veremiyoruz. Bu sorularla yüzleşmekten çekinmemeliyiz ama bir süre sonra onları bırakmakta, onlarla barışmakta sorun yaşamamalıyız.


Bir noktada her gün önümüzde olan hayatı yaşamaya devam etmeli ve bazı gizemlerin gizem olarak kalmasına izin vermeliyiz. Hayatın gizemlerini düşünmek önemlidir, ancak bunun sizi mutsuz etmesine asla izin vermeyin. Hayatın en büyük gizemini kaçırmayın, anı yaşayın anı biriktirin, hayatın tadını çıkarın!


Dan Pedersen


8 views0 comments

Recent Posts

See All
  • Beyaz LinkedIn Simge
  • Beyaz Facebook Simge
  • Beyaz Heyecan Simge

BU İÇERİĞE EMOJİ İLE TEPKİ VER

bottom of page