Merak Ediyorum, Öyleyse Öğreniyorum
Updated: Aug 5, 2021
“Merak kendinin nedenidir. Sonsuzluğun, yaşamın, gerçeğin arkasındaki muhteşem yapının gizemlerini düşündüğünüzde siz de heyecanlanmıyor musunuz? Ve bu insan zihninin mucizesidir esasında. Yapısını, kavramlarını ve formüllerini, ayrıca insanın gördüklerini, hissettiklerini ve dokunuşlarını açıklamak için kullanılan bir araçtır merak. Her gün biraz daha fazla anlamaya çalışın, ki bu kutsal bir merak duygunuz olduğunun göstergesidir.” Albert Einstein
Bu kutsal merak duygusu, Einstein’ı “Görelilik Teorisi”ne yönlendirdi. Merak etmeden, Isaac Newton Fizik Yasalarını keşfedemezdi ve tabii Alexander Fleming de muhtemelen Penisilin’i.
“Klasik bir örnektir: Steve Jobs’ın görünüşte işe yaramaz bir konu olduğunu düşündüğü tipografi dersine katılması ve bu sayede tasarım duyarlılığını geliştirmesine neden olan yazı merakıdır. Daha sonra, bu duyarlılık Apple bilgisayarlarının ve Apple’ın pazardaki temel farklılaştırıcısının önemli bir parçası oldu.” diyor Deena Varshavskaya.
Einstein’ın dehası çoğumuzun erişemeyeceği bir noktada olabilir, ancak sahip olduğu merakı, anlama arayışı ve azmi hala taklit edilmeye değer.
Merakın en büyük avantajı; yaşamın ve işimizin birçok alanında öğrenmeyi motive etme gücünde yatmaktadır.
Gentry ve McGinnis (2008 yılında); merakın, yaşam boyu öğrenmenin arkasındaki itici güç olduğunu savunmuşlardı.
Öğrenmeyi öğrenmek (ya da merak etmeyi öğrenmek) edinebileceğiniz en temel yaşam becerisidir.
Merak Ve Keşif Asla Yaşlanmaz
Merak ve Keşif duyguları, öğrenmeyi yaratacak kadar güçlüdür; zihniniz büyüdükçe ve geliştikçe, onun açılmasına izin vererek sürekli olarak kendi üzerine inşa ederler.
Nörolojik bir çalışma, merakın beyinlerimizi öğrenmeye daha duyarlı hale getirdiğini ve öğrenirken öğrenme hissinden zevk aldığımızı göstermiştir.
Doğal olarak meraklı bir zihin, günlük sorunları daha iyi çözmenize yardımcı olacak bağlantılar bulmak için çok çeşitli konulara ilgi gösterir.
Yeni fikirlere açık olduğunuzda, merak duyduğunuz şeyleri daha fazla takip etme olasılığınız artar ve yeni bilgileri ve keşifleri daha önce bildiklerinizle bağdaştırabilirsiniz.
Öğrenme, icat etme, keşfetme ve çalışma konusundaki doyumsuz yaşam sürecimiz, yaşamlarımızdaki diğer tüm süreçlerle de aynı statüde olmayı hak ediyor.
Samuel Johnson, “Merak, ilk tutkudur ve son derece büyük ve cömert zihinlerde varlığını sürdürebilir.”
Milyonlarca insan için asıl sorun; sorumluluk aldıkları ve rutinlere dönüştürdükleri yeni deneyimler hakkında meraklı olmaları gerektiğidir. Merak duyguları, onlardan kaçmaya başlar. Ancak bunu, özellikle de hala hayatınız için en önemli şeyleri bulmak ve sürdürmek için arıyorsanız, bunu değiştirebilirsiniz. Bunu hızlı bir şekilde gerçekleştirmek, çoğumuz için ana öncelik haline gelmelidir.
Milyonlarca insan yapmak istediği ve hayatının en önemli şeylerini bulmak için hala mücadele ediyor.
Onları ne heyecanlandırıyor?
Onlara zaman duygusunu kaybettiren şey.
İçlerindekinin en iyisini ortaya çıkaran şey.
Merak hayal gücünüzü körükler. Başarınızın temelini oluşturur.
Keşfetme içgüdünüz sorgulama içgüdünüze dönüşmeli. Ve bu, yaşamınız hakkında ve şimdi ve gelecekte yapabilecekleriniz hakkında inanılmaz şeyler keşfetmenize yardımcı olur.
Kariyeriniz için henüz net bir görüşünüz olmayabilir ama muhtemelen şu anda sizin için açık olan veya olmayan pek çok şeyi merak ediyorsunuzdur. Bu ilgi alanları benzersiz bir şekilde motivasyonunuzu ve neyin sizi yönlendirdiğini belirler. Onları takip etmek, kim olduğunuzun kilidini açma yolunda size yardımcı olur.
Merak, beyni öğrenme ve beceri edinme için hazırlar.
Hiçbir Şeyi Varsayma. Her Şeyi Sorgula!
“Bir adamı cevaplarından ziyade sorularıyla yargıla” (Voltaire)
Bilgi edinme ve öğrenme, sorgulama yoluyla gerçekleşir.
Parlak fikirler daha iyi bir soru ile ortaya çıkabilir.
Einstein, popüler alıntılarından birinde, bir sorunu çözmek için bir saat zamanı varsa, ilk elli beş dakikayı doğru soruyu yanıtladığından emin olmak için geçirdiğini ifade ediyor.
Doğru Cevapları Bulmak İçin Daha İyi Sorular Sormaya Çalışın
Hayatınızın çalışması ve hayatınızın geri kalanını stres olmadan yaşamakla ilgili doğru bilgileri toplamak için daha iyi bir yaklaşım ortaya koymak istiyorsanız, sorgulama yöntemine odaklanmalısınız.
Sorgulamak nefes almak gibidir, ve çok temel, içgüdüsel görünen ve kabul ettiğimiz bir şeydir. Ancak, nasıl sorgulayacağımız hakkında öğrenmemiz gereken çok şey var, ve aradığımız doğru cevapları almak için de gerçekten bunu iyi yapmalıyız.
“Tüm yaşamım boyunca sorularla taciz edildim: Neden böyle bir şey değil, başka bir şey var? Bunu nasıl hesaplarsınız? Bu öfkeyi anlamak, boşlukları doldurmak, hayatı sadece daha banallaştırır. Kaderimizi şansa bırakmadan, yaşamlarımızın temel gizemini kabul etme cesaretini bulabilirsek, o zaman masumiyetle gelen mutluluk türüne daha yakın olabiliriz.” Luis Buñuel
Meraklı bir zihin, fikirleri daha iyi ilişkilendirebilir ve bağlayabilir. Açık fikirli olur ve aradığı cevapları bulmak için öğrenmeye istekli olur. Böyle bir zihne sahipseniz, merakınız inanılmaz bir keşif aracı haline gelecektir. Kolayca tanımlayabileceğiniz ve daha fazla takip edebileceğiniz bir şey olacaktır.
Merak yaratıcı çözümler geliştirmek için size daha fazla (ve daha iyi) yapı taşı sunabilir. Ruhu besler ve yeniliğe yönlendirir.
Einstein bir keresinde, özel bir yeteneğinin olmadığını ancak tutkulu bir meraka sahip olduğunu söylemiştir.
Çalışmalarınızda yeni yaratıcılık seviyelerini teşvik etmek için etrafınızdakileri gözlemlemeniz, dikkatli olmanız ve konfor alanınızın dışına çıkmanız gerekir.
Psikoloji profesörü, Todd Kashdan bunu şöyle ifade diyor: “Cephaneliğinizde, mutluluğun her yönü ile tutarlı ve yüksek derecede ilişkili olan çok az şey olsa da; anlam, güven, özerklik, maneviyat, başarı ve yaratıcılık için merak duygunuzu ihmal etmeyin.”
Yaratma, öğrenme, icat etme, keşfetme ve gözlemleme konusundaki doyumsuz mücadelemiz, yaşamınızdaki diğer tüm süreçlerle aynı statüye sahip olmayı hak ediyor.
Neyin mümkün olduğunu merak etmenize izin verin ve cevapları bulmak için bu yönde en ufak bir hareketi bile gerçekleştirin.
Herhangi bir alandaki derin bilginin yolu, tahmin edemeyeceğiniz cevaplara ilham veren sorular aramanızı gerektirir.
Meraklı Beyinler Bilgiyi Daha İyi Bağlar
“Meraklı ol, yargılayıcı değil.” Walt Whitman
Leonardo da Vinci, kariyerinin başında, çılgınca merak ediyordu. Her şeyin birbirine bağlı olduğuna dair gözlem ve inancı, çalışmalarının çoğunun temelini oluşturdu.
Görünüşe göre önemsiz görünen şeyler arasında bağlantı kurmak belki de ustalaşabileceğiniz en önemli ve yaratıcı düşünme becerilerinden biridir.
Leonardo da Vinci, konular arasında çok fazla bir farklılık gözetmedi çünkü hepsinin birbiriyle bağlantılı olduğuna inanıyordu.
Keşfetme içgüdünüz sorgulama içgüdünüze dönüşmeli. Yaratıcılık, mevcut fikirler arasında beklenmedik bağlantılar kurarak gerçekleşir.
Açık Fikirli Olun!
“Hepimiz açık ve kapalı olarak adlandırılabilecek iki kontrast modunda düşünürüz. Açık mod daha rahat, daha alıcı, daha açıklayıcı, daha demokratik, daha eğlenceli ve daha komiktir. Kapalı mod ise, daha sıkı, daha sert, daha hiyerarşiktir. Maalesef çoğu insan, zamanlarının çoğunu kapalı modda geçiriyor.” John Cleese.
Açık fikirli olmak, kişisel yanılgılarınızı ve önyargılarınızı herhangi bir durumdan çıkarmak ve daha fazla bilgi edinmek için kendinizi tamamen başka bir deneyime sokmak demektir.
Zihninizi bilgi, beceri ve macera olanaklarına açmak, yaşamınıza daha fazla memnuniyet ve mutluluk getirebilir.
Açık fikirlilik ve yeni şeyler deneme isteği, size en güzel şekilde süprizler yaşatabilir.
Hayal gücünüzü beklentilerinize uyacak şekilde zorlaştırmayın. Problem çözme konusunda yeni yaklaşımlar öğrenmeye açık olun.
Açık fikirli olmak rahatlatıcıdır.
Beyniniz, sizi suçlu hissettirecek şekilde yargılayıcı düşüncelerle yarıştırmaz ve uzun süredir programlanmış bir bağırsak reaksiyonunu gizlemek için de agresif bir şekilde çalışmaz.
Açık fikirlilik, bir şeye katıldığınız anlamına gelmez. Açık görüşlülüğün güzelliği, birçok yeni şeyi keşfetmenize ve birçok yeni bakış açısını öğrenmenize izin vermesidir.
Eliezer Yudkowsky bunu şöyle açıklıyor:
“Merak duygusunu hissetmek, hem cahil olmanızı hem de cehaletinizden feragat etmeyi arzulamanızı gerektirir. Eğer kalbinizle zaten bildiğinize inanıyorsanız veya kalbinizle bilmek istemiyorsanız, sorgulamanız amaçsız olacak ve becerileriniz yönsüz olacaktır. Merak kendini yok etmeye çalışır; cevap istemeyen bir merak yoktur. Muhteşem gizemin ihtişamı çözülecek, ardından gizem olmaktan çıkacaktır. Açık fikirli olmaktan ve cehaletinizi mütevazı bir şekilde itiraf etmekten çekinmeyin. Cehaleti itiraf etmenin ve cehaleti bırakmanın bir zamanı vardır.”
Açık fikirlilik kas gibidir. Yaşamınızı, sağlığınızı ve servetinizi geliştirmek için yeni kavramları, ilkeleri ve fikirleri anlamak için daha derine inmenize izin veren durumlar için kendinizi aktif olarak geliştirmelisiniz.
Yeni fikirlere açılmak için küçük bir alanla başlayabilir ve ardından yavaş yavaş hayatınızın diğer alanlarını da dahil edebilirsiniz.
Merakınızı Arttırın
“İlerlemeye devam ediyoruz, yeni kapılar açıyoruz ve yeni şeyler yapıyoruz, çünkü merak ediyoruz ve merakımız bizi yeni yollara sürüklüyor.” Walt Disney
Merak, birçok bilimsel ve teknolojik keşfin ve insani gelişimin ilerlemesinin daima ardındaki en önemli faktör olmuştur.
Kültür psikoloğu Jerome Bruner, merakın çok önemli olduğunu, “sadece bireyin değil, türlerin de hayatta kalması için şart” olduğunu, ayrıca merakın ilgimizi sürdürdüğünü ve araştırmak için bizi motive ettiğini ifade etmiştir.
Merak içgüdülerinin geliştirilmesi noktasında asla henüz geç değil. Dikkatli bir şekilde pratik yapmaya başlayın ve yakın çevrenizin bilincinde olun. Genellikle göz ardı ettiğiniz şeyleri merak edin. Gözlemlemek ve soru sormak için zaman ayırın. Sadece eğitim alanınızı okuyup öğrenmeyin. Diğer endüstrileri de keşfedin.
Merakınızı takip etmek, yaratıcı bir profesyonel olarak beklediğiniz atılımsal fikirlere yol açabilir. Ancak bunun için zaman ayırmanız gerektiğini kabul etmelisiniz.
Destek olmak için bana bir kahve ısmarlayabilirsiniz :) ve E-Posta Bültenimize de üye olabilirsiniz
Not: Bu yazı 21 Nisan 2020 tarihinde Medium sitesinde yayınlandı
