Hayat değerlidir ve onu yaşamak için sadece bir şansımız var. Bununla birlikte, birçok insan esasında kısacık bir süreden ibaret olan hayatlarından en iyi şekilde yararlanmak yerine sadece zamanlarını geçirmek için onu boşa harcıyor.
Gençler özellikle bu konuda daha ön plana çıkıyor, zira hayatlarının ilkbaharında olduklarını düşünüyorlar. Bir ağaç dikmek için yeterince zamanımız var mı? ki var o da şuan. Yine de gençler de dahil çoğumuz bunu yapmıyoruz.
Gençler zamanlarını okumak, yeni yetenekler kazanmak, sağlıklı alışkanlıklar oluşturmak ve kendi geleceklerine yatırım yapmak yerine zamanlarını parti yaparak, abur cubur yiyerek, akıllı telefonlarında sörf yaparak ve tatillerde geçiriyorlar.
Hayatınızdan en iyi şekilde yararlanmak yerine sadece zamanınızı boşa mı harcıyorsunuz?
İşte bunu anlamanın bazı yolları:
Uyandıktan sonra hızlı bir şekilde yataktan kalkmıyorsunuz.
Amaçsız etkinliklere günde bir veya iki saatten fazla zaman harcıyorsunuz.
Gün sonunda kendinizi yatmaya hazır hissetmiyorsunuz.
Planlanandan daha fazla zaman harcıyorsunuz.
Başkalarının sizin hakkınızda ne düşündüğünü merak ediyorsunuz.
Uyandıktan sonra hızlı bir şekilde yataktan kalkmıyorsunuz
Yataktan kalkmadan önce yarım saatten bir saate kadar akıllı telefonunuzla oyalanıyorsunuz ki bu şekilde hayatınızdan en iyi şekilde yararlanamazsınız.
Hayatlarında bir amacı olan insanlar, yatakta telefonlarıyla uzanmak için zamanlarını boşa harcamazlar. Önemli olan uyanmak önemli değil, sadece rastgele bir günün başlangıcıdır uyanmak, ama başlangıcı nasıl yaptığınızdır esas önemli olan. Bir amacı ve hedefi olan biri için, her sabah uyanmak zor gelebilir ama anlamlı bir iş günü için canlandırıcı ve motive edici bir karşılamadır adeta.
Amaçsız etkinliklere günde bir veya iki saatten fazla zaman harcıyorsunuz
Bazı faaliyetler de doğal olarak amaçsızdır, lakin o an için mutluluk ve motivasyon sağladıkları için yapılırlar. Şunlar gibi bazı aktivitelerdir:
Sosyal medyada zaman geçirmek
TV veya Film izlemek
Video oyunları oynamak
Küçük dozlarda, günde bir veya iki saatten fazla olmamak kaydıyla, bu tür aktiviteler dekompresyonun (baskı yapan gücün yada baskının kaldırılması) önemli bir parçası olabilir.
Ancak bundan daha fazlası “hayatınızı boşa harcıyorsunuz” ve “dekompresyon”nun da ötesine geçiyorsunuz demektir.
Bir amaca sahip olan insanlar bu tür şeyleri yapmak için çok fazla gereksiz zaman harcamazlar, çünkü amaçsız faaliyetler tarafından emilen her anının asla geri dönüşümü gerçekleştirilemeyecek bir zaman olduğunu bilirler.
Bu şeyleri yapmak için çok fazla zaman harcamamaya çalışırlar ki o kadar çok zaman kaybetme düşüncesi bile onları rahatsız, hatta hasta eder. Amacı olan insanlar zamanlarını bu şekilde bile gereksiz yere harcamazlar
Gün sonunda kendinizi yatmaya hazır hissetmiyorsunuz
Günleri amaçlı faaliyetlerle dolu olan insanlar günün sonunda yorgun hissederler. İster zihinsel çalışma ister fiziksel çalışma olsun, amaçlı etkinlik tüm enerjinizi tüketir ve sizi her gün yatmaya hazır hale getirir.
Öte yandan, hayatınızdan en iyi şekilde yararlanamadığınızda, haliyle günün sonunda kendinizi yeterince yorgun hissetmezsiniz. Kelimenin tam anlamıyla enerjinizden en iyi şekilde yararlanmıyorsunuz demektir.
Planlanandan daha fazla zaman harcıyorsunuz
Zamanınızı, geleceği hayal etmek, planlamak ya da düşünmek için, o geleceği getirmek için çalıştığınızdan daha fazla harcarsanız, hayatınızdan en iyi şekilde yararlanamazsınız.
Kendileri için bir şeyler yapan insanlar, geleceğin nasıl olabileceği konusunda hayal kurmaya gereğinden fazla zaman harcamazlar ve gelecek için bir hedef seçerler ve daha sonra bu hedefe ulaşmak için çok çalışırlar. Tüm zamanını hayal kurarak geçiren biri, hayali için çalışan, çabalayan ve iş üreten biri gibi değildir.
Profesyonel haltercileri düşünün. Zamanlarının küçük bir kısmını ağırlıkların nasıl daha etkin kaldırılabileceğini üzerine düşünerek ve zamanlarının çoğunu da ağırlık kaldırma faaliyeti ve bunu kolaylaştırıcı spor aktiviteleri ile geçiriyorlar.
Başkalarının sizin hakkınızda ne düşündüğünü merak ediyorsunuz
Üst düzey başarılı insanlar, başkalarının onlar hakkında ne düşündüğünü merak etmek yerine, işlerini ve sorumluluklarının üstesinden gelmekle meşgullerdir.
Üst düzey başarılı insanlar, önemli gördükleri insanların kendilerini hakkında ne düşündüğünü merak edebilir, hatta endişelenebilirler, ancak yakın i arkadaşlarının, ailesinin veya popüler kültürün ne düşündüğü konusunda pek endişelenmezler. Zira onlar, işleri ve sorumluluklarının üstesinden gelmekle meşguldürler.
Arkadaşlarınızın, ailenizin, akranlarınızın veya popüler kültürün sizin hakkınızda ne düşündüğü konusunda rutin olarak endişeleniyorsanız, hayatınızın boşa gitmesine izin veriyor olabilirsiniz. Başkalarının onayladığı şeyi yapmak yerine, tüm dünya size karşı döndüğünde bile yol gösterici gerçek bir amaca sahip olunuz.
Not: Bu çeviri makale daha önce Medium sitesinde yayınlandı.